Türkiye'nin büyük bölümünü etkisi altına alan kuraklık geçen yıla göre daha da etkisini göstermeye başladı. Kuraklık nedeniyle geçen yıl belli ürünlerde rekolte kaybı yaşanmış, bu da gıda fiyatlarında artışa sebep olmuştu. 2022 yılının ilk aylarında yağan kar yağışları herkesin yüzünü güldürmüştü. Ancak devamı gelemedi. Nisan ayı boyunca yağış olmaması nedeniyle yemyeşil olan Mezopotamya Ovası sararmaya başladı. Artık yağış olsa dahi ürünlere bir faydası olmayacak.
Kuraklığın gittikçe hissedildiği bölgemizde tarım açısından büyük bir risk taşıyor. Zaten iklim değişikliğinden dolayı risk altındayız, yağışların da olmaması daha büyük bir riski beraberinde getirmiş oldu.
Daha az su tüketen tarım ürünlerine yönelmeliyiz. Çok su gerektiren ürünlerden vazgeçilmesi lazım. Su olmayan yerde çok su gerektiren ürün ekersen o tarımdan verim de alamazsın, üründe eksik olur. Tarımsal kuraklığın sonunda sosyoekonomik kuraklık da meydana gelir. 2022 yılı tarımda üretici ve tüketici açısından kriz yılı olacak.
Geçen yıl kuraklığın en ağır etkilediği bölgelerin başında Güneydoğu geliyordu. Bölgemizde özellikle kuru tarım yapılan alanlarda ciddi rekolte kayıpları yaşandı. Bu yıl daha kötü bir yıl olacağı şimdiden belli oldu. Bölgenin kuru tarım yapılan tüm ürünleri şimdiden kurudu. Tarımsal sulama yapılan ürünlerin rekolte düşüklüğü yaşaması ihtimali de çok yüksek.
Buğday, arpa, kırmızı mercimekte kuru tarım yapanların tamamı tarlada kaldı. Zaten birçok çiftçi mazot ve gübre fiyatları yüzünden tarlasını sürememişti. Birçok tarla boş bekliyordu. Kuraklığında etkisiyle kuru tarımda verim hiç olmayacak. Buna bağlı olarak gıda fiyatları hızlı biçimde artış gösterecek. Arpa ve saman üretimi olmayınca yem fiyatları da artacak. Bu et ve süt ürünlerini de artıracak. Temel gıda ürünlerinde ciddi artış yaşanacak.Tüm bu senaryolar bu yıl bir bir gerçekleşmiş olacak.
Bölgemiz su fakiri olma yolunda hızla ilerlemektedir. Bugün yakın çevremizdeki ülkeler arasında henüz su savaşları başlamamış olsa da gelecekte bizleri bu konuda önemli sorunlar beklemektedir. Bu nedenle fazla geç olmadan önce uygulanabilir bir su politikası üretmemize, sonra da bir kuraklık eylem planı hazırlanmalıdır. Böylelikle tarımda yaşanabilecek krizlere de hazırlıklı olmuş oluruz.
Son olarak, yaşanan kuraklık nedeniyle zarar gören tüm çiftçilerimize geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor, umarım tüm zararları bir an önce karşılanır. Bu zor günlerde çiftçilerimizin yanında durmamız gerekiyor. Çiftçilerin sesi olmayı sürdüreceğiz.
Yorum yazarak Mardin Haber Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mardin Haber Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Mardin Haber Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Mardin Haber Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Mardin Haber Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mardin Haber Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Mardin Haber Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Mardin Haber Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.